20 Aralık 2015 Pazar

MİLLETİN HUZURU İÇİN

Görülüyor ki , Osmanlı imparatorluğu'nun o tarihlerdeki siyasi ve coğrafi durumu, memleket dahilinde çıkacak saltanat kavgalarını, sadece bir iç mesele halinde bırakamazdı.Her biri padişah olmaya namzet(aday) şehzadeler, komşu beylikler ve düşan devletler tarafından ayırtılıp askeri yardımla desteklenince kendi vatanları için heran büyük tehlike olabilirlerdi.Yabancı devletler, bilhassa Osmanlı devletini zayıf düşürüpde yıkmak isteyenler, heran, böyle fırsat kolluyorlardı.Şu halde devletin ve milletin selameti, padişah'ın rakipsiz kalmasındaydı.Vatanda ve çevrede böyle misaller uzayıp giderken Osmanlı sultanlarına düşen siyaset, yurdu ve milleti bu tür tehlikerden uzak tutmaktı.
    Devlet kudretini ve yurt bütünlüğünü sarsarak milleti bölünmelere ayırıp birbirine kırdıracak; bir ve ya birkaç şehzade yerine, yüzlerce binlerce masum kanı dökecek ve sonunda devletinde yıkılmasına sebep olacak bir problemi kökünden halletmek gerekirdi ki Osmanlı sultanları işte bunu yaptılar.
   Yukarıda hangi terbiyede ve hangi ruhta bir hükümdar olduğunu belirttiğimiz Sultan Murat Hüdavendigar gibi, Fatih Sultan Mehmet gibi, her şeyden ve herkesten çok insan olan padişahları böyle tedbirlere sevk eden endişe, kendi saltanat hevesleri değil fakat millet ve devletlerinin huzur ve emniyetiydi.Nitekim Yıldırım Bayezid'in ölümüyle doğan kardeş kavgaları, eğer Bizans ve diğer komşular o sırada çok güçlü durumlarda olmasaydılar Osmanlı devletini daha ilk asrında tarihten silebilirlerdi.


Not:Yazılarım alıntı değildir bizzat sizin için hazırlıyorum.

Yazar: İsmail Şahin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder